Mobilya, oturulan yerlerin süslenmesine ve türlü amaçlarla donatılmasına yarayan eşya.
İnegöl Mobilya denilince ilk akla gelen ahşap mobilyadır. Özellikle, masa, sandalye, koltuk, dolap, karyola, komodin, kitaplık gibi konut donatılarında, çeşitli büro donatılarında, okul sıra ve masalarında çoğunlukla ahşap malzeme kullanılmaktadır. Günümüzde mobilya yapımında çelik, alüminyum, cam ve plastik gibi diğer malzemeler kullanılmaya başlanmış ise de halen ahşap malzeme bu konuda popülaritesini sürdürmektedir.
Mobilya 'nın yaşamdaki yeri
İnsan yaşamı çeşitli mekanlar içinde geçmektedir. Bu mekanlar yapılış amaçlarına uygun olmalı, kullanıcısına gerekli konfor düzeyini sağlamalıdır. Mekan içindeki ısı, ışık, ses, renk, koku gibi fiziksel etmenler ve donatı öğeleri, kişi gereksinim ve eylemlerine göre dengeli bir biçimde kurulmalıdır. Duvar, kolon, kapı, pencere gibi yapısal bileşenler kadar donatı, aksesuar gibi mekansal öğeler de mekan oluşturmada çok etkili rol oynar. Donatı, renk ve dokusunun seçimi ile birlikte, bunların mekan içindeki yoğunluk ve organizasyonu, o mekanın yaşanabilirliğini, olumlu ya da olumsuz yönde etkileyebilmektedir.
Günümüz konutlarında mekanlar, içinde geçecek eylemlere göre bölünmüştür. Bir yemek odasında sadece yemek yeme eylemi gerçekleştirilmekte, dolayısıyla mekanlar o eylemlere olanak sağlayacak şekilde döşenmektedir. Örneğin, bir dinlenme mekanında donatıların rahat oturulabilir ve gerektiğinde uzanmaya elverişli olması gerekmektedir. Oturma düzleminin zemin etkisinden korunacak ve diz bükümünü karşılayacak kadar yükseltilmesi, omurgaya gelen baş ve kol yüklerinin başka yerlere aktarılması, dinlenmek için şarttır. Düz bir zemine oturmak dinlenme konforu açısından yetersizdir. Oturulan düzlemin kan dolaşımını kolaylaştıracak bir yumuşaklıkta olması, omurgadaki basıncı azaltmak için sırtın bir yere dayanması kol ağırlıklarının kolçak, yastık gibi bir elemana aktarılması gerekmektedir. Bunu karşılayacak elemanlar bağdaş kurulan sedirden başlayarak günümüz teknolojisinde yaratılan çok çeşitli kanepelere kadar gelmiştir.
Türkiye'de mobilyacılık sektörü :
Türk mobilya endüstrisi, çoğu geleneksel yöntemlerle çalışan atölye tipi küçük ölçekli işletmelerin ağırlıkta olduğu bir görünümdedir. Buna karşın özellikle son 15-20 yıllık süreçte küçük ölçekli işletmelerin yanı sıra orta ve büyük ölçekli işletmelerin sayısı artmaya başlamıştır. Ağaç İşleri Federasyonu’na kayıtlı olarak mobilya işi ile uğraşan 550 bin küçük ölçekli işletme mevcut olup, Sanayi Ticaret Odaları’na kayıtlı üyelerin de bu grup içinde değerlendirilmesiyle işletme sayısının 600 000 - 650 000'i bulacağı söylenebilir.
Fabrikasyon üretim yapan firma sayısı 10 civarındadır. 30 Kasım 1997 itibarı ile sektörde yabancı sermayeli 9 firma bulunmakta olup, bu firmalardaki yabancı sermaye payı % 75.37’dir. Sektörün toplam yabancı sermaye içindeki payı ise % 0.01 gibi oldukça düşük bir düzeydedir. 2007 yılı araştırmalarına göre mobilya sektörü büyüme eğilimi göstermektedir. Bu büyüme modüler mobilya üreticilerinin teknoloji yatırımına bağlı kapasite artışı ve ihracat payımızın %3 lük büyümesiyle doğru orantılıdır.Mobilya sektöründe 2008 yılının başlarında bir daralma olsa da sene ortasına doğru ihracata ve dolar kurlarına bağlı olarak ihracatta artış olacaktır..
İnegöl Mobilya Kataloğu' güçlendi
İnegöl Mobilyası’nın tanınmasına, bilinmesine, güvenilmesine ve tercih edilen bir marka olmasına önemli katkılar sağlayan ve kendi alanında bir marka değerine ulaşan, Türkiye genelinden ve dünyanın farklı ülkelerinden talep gören İnegöl Mobilya Kataloğu, yeni sezon hazırlıklarına başladı.
Alanında ilk ve tek olan İnegöl Mobilya Kataloğu, 10 yıl önce Feyza Ajans tarafından başlatılmış, titizlikle sürdürülmüş ve belirli bir noktaya gelmiştir. Gelinen bu noktada avantajlarını lehine çevirmek isteyen kimi ajanslar, İnegöl Mobilya Kataloğu adını kullanma eğilimine girdiklerini söyleyen firma sahibi İsmail Işık; “ İsim tescili ve yayın hakları Feyza Ajans’a ait olmasına rağmen, kimi ajansların bu ismi kullanarak çıkardığı yayınlar hedefine ulaşamamış ve maalesef mobilyacı esnafımızı da mağdur etmiştir. Bu vesile ile mobilyacı esnafımızı kendilerini zor durumda bırakacak çalışmalardan uzak durmaları noktasında daha duyarlı ve dikkatli olmaya çağırıyoruz...
Gençlik aşısı, İnegöl`ü mobilya da lider yaptı
Babalarını eğlence dünyasına kaptıran gençler yönetime el koyunca İnegöl, Türkiye`nin en büyük mobilya merkezi oldu
Bir zamanlar kötü mobilya ile adı özdeşleşen Bursa`nın İnegöl ilçesi, bugün kaliteli ve modern mobilyaları ile Türkiye`deki mobilya üretiminin yüzde 35`ini karşılar hale geldi. İnegöl`ün bu başarısında siyasette olduğu gibi iş hayatında da esen gençleşme rüzgarının etkisi yatıyor. İnegöl`ün doğa harikası Oylat kaplıcalarının turizmden daha fazla pay alabilmesi için oluşturulan Oylat 2014 Projesi`nin tanıtımı için düzenlenen basın gezisine ev sahipliği yapan Vardi Modüler Mobilya ve Oylat Güven Oteli`nin Yönetim Kurulu Başkanı Murat Gültekin, `Gündüz kazandıkları parayı akşam eğlencede yiyen babalarını Bursa yolunda kaybeden gençler, yönetime geçince İnegöl`ün ufku değişti. İnegöl`den Çilek, Vardi, Temo, Weltew, NdesigN gibi büyük markalar çıkmaya başladı` dedi. REKABET KALİTEYİ GETİRDİ 1990`lı yıllarda İnegöl lü mobilyacıların çok para kazandığını anlatan Gültekin, o dönemde elde edilen ciddi gelirin yatırıma dönüşmediğini, kazanılan paraların har vurup harman savrulduğunu kaydetti. Yönetimdeki gençleşme sürecinin 1994 yılından sonra ivme kazanmaya başladığını ifade eden Gültekin, `O dönemdeki babaları çocukları beğenmemeye başladı. Gençler firmaların başına geçince rekabet başladı. Kim daha iyisini yapabilir diye. Sonuçta İnegöl bugünkü noktaya ulaştı` dedi. İnegöl`de yaklaşık 5 bin irili ufaklı mobilya üreticisi olduğunu bildiren Gültekin, eğitimli gençlerin ilçeye geri dönüşünün de gelişimde önemli rol oynadığını vurguladı. Türkiye`deki mobilyanın yaklaşık yüzde 35`inin İnegöl`de üreteldiğini belirten Gültekin, şöyle konuştu: `İnegöllü Çilek Genç Odası`nın başındaki Muzaffer Çilek 45 yaşında ve 10 yıllık bir firma. Şu anda İnegöl`deki firmaların başındaki patronların yaş ortalaması 35`in altında. İnegöl`deki genç yöneticilerin birlik anlayışıyla hareket ettiğine dikkat çeken Gültekin, `Hızlı bir büyüme ve birleşme var. Biz akşamları oturup, kendi aramızda eksiklerimizi rahat tartışabiliyoruz. Tekstilde başarılan Sektörel Dışı Ticaret Şirketi`ni mobilya sektöründe kurmak için girişimlerimiz var` diye konuştu.
|